Ortopedi ve travmatoloji; kas-iskelet sisteminin, doğumsal ya da edinsel hastalıkların, yaralanmaların, deformitelerin tanı, tedavi ve rehabilitasyonuyla ilgilenen bir tıp disiplinidir. Kemikler, eklemler, bağlar, tendonlar, kaslar ve sinirler gibi hareket sistemini oluşturan yapıların bozukluklarını ele alır. Teknolojik yenilikler sayesinde gelişen alan, hastaların yaşam kalitesini artırmayı ve fonksiyonel iyileşmeyi de hedefler.
“Ortopedi ve travmatoloji nedir?” sorusuna; hareket sisteminin sağlığını korumaya odaklanan bir tıp disiplinidir, şeklinde yanıt verilebilir. Bu doğrultuda ortopedi, konjenital ve sonradan oluşan kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının tedavisini kapsar. Skolyoz, kireçlenme, kemik tümörleri, romatizmal hastalıklar, doğuştan kalça çıkığı gibi çocuk ortopedisi sorunları söz konusu rahatsızlıklara örnek olarak gösterilebilir.
Travmatoloji ise kas-iskelet sisteminde oluşan kırık, çıkık, bağ ve spor yaralanmaları gibi durumların tedavisiyle ilgilenir. Düşmeler ve iş kazaları gibi durumlar, travmatolojinin ilgi alanına girer. Bunun yanı sıra kemik kırıklarının platin-vidayla tespiti, protez ameliyatları, artroskopik ve omurga cerrahisi tedavi için kullanılan yöntemler arasındadır. Aynı zamanda bu süreçte fiziksel tedavi, ilaçlar, ortez-protez kullanımından da faydalanılır.
Fizik tedavi uzmanları tedavi sürecinde romatologlar, nörologlar, radyologlar ve diğer branşlarla iş birliği yapar. Ayrıca robotik cerrahi, 3D baskılı implantlar, biyomateryaller ve minimal invaziv teknikler gibi yenilikler tedavilerin başarısını artırır. MR, tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinin yanı sıra navigasyon sistemleri de tanı ve iyileştirme aşamasında büyük kolaylık sağlar.
“Ortopedi ve travmatoloji neye bakar?” sorusuna; kas-iskelet sistemi hastalıkları, travmalarının tanı, tedavi ve rehabilitasyonuyla ilgilenen bir alandır, şeklinde yanıt verilebilir. Kemik, eklem, kas, tendon, bağ ve sinir sistemindeki yaralanmalar, kırıklar, çıkıklar, romatizmal hastalıklar, dejeneratif hastalıklar ya da spor yaralanmaları gibi durumlar da ortopedi ve travmatoloji uzmanlarının tedavi alanına girer. Bunun yanı sıra söz konusu branşa dahil olan rahatsızlıklar, aşağıdaki başlıklar altında ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır:
Kırıklar, travmatik yaralanmalar sonucu kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Bu kapsamda patolojik ve stres kırıkları, ortopedi ve travmatoloji uzmanlarının alanına dahil olur. Aynı zamanda kemik yoğunluğunun azalması ve kırık riskinin artması olarak bilinen osteoporoz da bu kategoridedir. Söz konusu hastalık genel olarak menopoz sonrası kadınlarda görülür.
Osteomiyelit, bakteriyel ya da fungal enfeksiyonlar sonucu ortaya çıkar ve kemik enfeksiyonu olarak adlandırılır. Paget hastalığı ise yapım ve yıkım süreçlerinin dengesizliği sonucu kemiklerin zayıflayıp deforme olması durumudur.
Osteoartrit, eklem kıkırdağının aşınması ve aralığının daralması sonucu ortaya çıkar. Çoğunlukla diz, kalça ve omuz eklemlerinde görülür. Eklemlerde inflamasyon, ağrı ve şekil bozukluğuna sebebiyet veren romatoid artrit ise otoimmün bir hastalıktır.
Ankilozan spondilit ise omurga hareketliliğini kısıtlayan ve zamanla sertleşmeye sebep olan ciddi bir sorundur. Omuz, dirsek ve kalça eklemlerinde görülen lüksasyon, tedavisi kapalı redüksiyonla gerçekleştirilen rahatsızlıktır.
Eklem hastalıkları; ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığına sebep olarak kişinin hayatını olumsuz etkiler. Hastalıklarda farklı yöntemler kullanılarak semptomların kontrol altına alınması ve hastanın fonksiyonel iyileşmesinin sağlanması gerekir.
Tendinit ve tendinopati, tendonların inflamasyonu ya da dejenerasyonudur. Tenisçi dirseği ve Aşil tendiniti, bu hastalıkların yaygın örnekleri arasındadır. Dizde ön çapraz ve yan bağ yaralanmaları ise sporcuların yaşadığı ciddi bir durumdur. Bunun yanı sıra eklem çevresindeki keselerin inflamasyonu olarak bilinen bursit; omuz, dirsek ve kalçada ağrıya sebebiyet verir. Ani zorlanma ve travma sonucu kas liflerinin kopması, sporcuların meslek hayatını tehdit eden bir diğer yumuşak doku hastalığıdır.
Ortopedi ve travmatoloji bölümü, bu kategorideki hastalıkları kas, tendon, bağ, eklem çevresindeki dokuların durumunu göz önünde bulundurarak değerlendirir. Fizik tedavi, ilaçlar, enjeksiyonlar ve cerrahi müdahalelerle hastanın iyileşmesi hedeflenir.
Omurga hastalıkları; omurga kemiklerinin, eklemlerinin, bağlarının ve sinirlerinin çeşitli patolojik durumlarla etkilenmesi sonucu gelişen rahatsızlıklardır. Söz konusu hastalıklar; doğuştan gelen anomaliler, yaşlanma süreçleri, travmalar, enfeksiyonlar, tümörler ya da aşırı kullanım gibi çeşitli etkenler sonucu ortaya çıkabilir. Bununla birlikte omurganın her bölümünde farklı hastalıklar ve ağrılar gözlemlenir. Öne çıkan omurga hastalıkları arasında ise disk hernisi, omurga kifozu, skolyoz, spondilolistezis ve spinal stenoz yer alır.
Omurga hastalıklarının klinik belirtileri, hastalığın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterir. Bu noktada boyun ve sırt ağrıları, bacaklarda güçsüzlük, uyuşma ve his kaybı, sinir baskılarına bağlı olarak gelişen ağrı, postür bozuklukları, hareket kısıtlılıkları hastalıkların en yaygın semptomlarıdır. Bununla birlikte ileri vakalarda omurga deformiteleri, yürüyüş bozuklukları ve nefes darlığı gibi daha ciddi belirtiler ortaya çıkar. Tedavi yöntemleri arasında ise konservatif yaklaşımlar ve cerrahi müdahaleler bulunur.
Konjenital hastalıklar, doğuştan var olan ve genetik ya da çevresel faktörlerin etkisiyle gelişen sağlık sorunlarıdır. Söz konusu hastalıklar, fetüsün gelişimi sırasında genetik materyaldeki bozukluklar, kromozomal anormallikler ya da hamilelik sürecindeki olumsuz çevresel etkenler nedeniyle ortaya çıkar. Bunun yanı sıra konjenital rahatsızlıkların doğum öncesinde, sırasında ya da hemen sonrasında fark edilmesi mümkündür.
Konjenital hastalıkların klinik bulguları hastalığın türüne bağlı olarak değişkenlik gösterir. Örneğin; kas-iskelet sistemi bozuklukları, doğuştan gelen hastalıkların yaygın örneklerindendir. Söz konusu rahatsızlıkların çoğu, genetik testler ve prenatal tarama yöntemleriyle erken dönemde tespit edilebilir.
Bazı konjenital hastalıklar, doğumdan sonraki ilk birkaç hafta içinde belirgin hale gelirken diğerleri yaşamın ilerleyen dönemlerinde semptom gösterir. Bu kapsamda erken tanı, uygun tedavi yöntemlerinin belirlenmesinde büyük bir rol oynar.
Spor yaralanmaları, fiziksel aktiviteler sırasında meydana gelen vücut hasarlarıdır. Bu tür yaralanmalar; kaslar, bağlar, eklemler, kemikler ya da yumuşak dokularda çeşitli zedelenmelere yol açar.
En yaygın spor yaralanmaları arasında ise burkulmalar, incinmeler, kas zorlanmaları ve kemik kırıkları bulunur. Meydana gelen yaralanmalar; ani hareketler, hatalı teknik ya da yetersiz ısınma gibi nedenlerle oluşabilir. Bunun yanı sıra sporcuların yaşadığı yaralanmalar, egzersiz sırasında vücutta aşırı baskı uygulanan bölgelere bağlı olarak gelişir ve çeşitli şiddet seviyelerine sahiptir.
Spor yaralanmalarının tedavisi, rahatsızlığın türüne ve şiddetine bağlı olarak farklılık gösterir. Bu noktada hafif yaralanmalar istirahat, buz uygulaması, kompresyon ve elevasyon (RICE) yöntemleriyle iyileşir. Daha ciddi yaralanmalar ise cerrahi müdahale ya da fiziksel terapi gerektirir. Erken teşhis ve uygun tedavi, sporcuların yaralanmalarının iyileşme sürecini hızlandırarak tekrarlayan sorunları önlemeye yardımcı olur.
Kemik tümörleri, ilgili dokuda anormal hücrelerin büyümesi sonucu meydana gelen kitlelerdir. İyi huylu olanları, çevre dokulara zarar vermese de ağrı ya da deformite yaratabilir. Kötü huylu kemik tümörleri ise kanserli olmakla birlikte dokuyu tahrip eder. Aynı zamanda vücudun diğer bölgelerine yayılma eğilimindedir.
Septik artrit ise eklemlerde enfeksiyon sebebiyle ortaya çıkan iltihaplanmadır. Bakterilerin kan yoluyla eklem içine ulaşması sonucu gelişir. Ayrıca mantar ve virüsler dolayısıyla oluşmasına da rastlanır. Bu noktada enfeksiyon; eklem üzerinde şiddetli ağrı, şişlik, ısı artışı ya da hareket kısıtlılığı gibi belirtilerle kendini belli eder.
Halluks valgus, baş parmak ekleminde oluşan bir deformitedir. Zamanla ayak baş parmağında ağrı, şişlik ve kızarıklığa yol açar. Aynı zamanda ayakkabı giymeyi zorlaştırarak kişinin günlük hayatını olumsuz etkiler. Bununla birlikte genetik faktörler, ayak yapısı, aşırı yüklenme ya da yanlış ayakkabı seçimi bu durumu ortaya çıkaran nedenler arasındadır. Tedavi sürecinde ilk etapta yastıklardan ve özel ayakkabılardan yararlanılır. Sorunun ilerlemesi halinde ise cerrahi müdahalelere başvurulur.
Pes planus ise ayak kemerinin normal yüksekliğinin kaybolması ve tabanının yere daha yakın olması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Doğuştan olabileceği gibi yaş, aşırı yüklenme, travma ya da çeşitli sağlık sorunları dolayısıyla da meydana gelebilir.
“Ortopedi ve travmatoloji nelere bakar?” sorusuna; kas-iskelet sistemini ilgilendiren tüm hastalıkların tedavisinde önemli bir rol oynar, şeklinde yanıt verilebilir. Söz konusu alanda hastalığın türüne, şiddetine ve bireyin genel sağlık durumuna göre farklı tedavi metotları uygulanır. Cerrahi olan ve olmayan şeklinde ikiye ayrılan yöntemler ise aşağıdaki gibidir:
Ortopedi ve travmatoloji uzmanı, yukarıdakilere ek olarak robotik cerrahi, navigasyon sistemleri, biyolojik tedaviler aracılığıyla da hastalıkları iyileştirmeye çalışır. Aynı zamanda bu süreçte koruyucu ve destekleyici tedavi yöntemlerinden de yararlanılır. Örneğin; hastaya kas-iskelet sisteminin sağlığını korumak ve güçlendirmek için egzersiz programları önerilir.
Ortopedi ve travmatoloji rahatsızlıkları; trafik kazaları, düşmeler, spor yaralanmaları, iş kazaları, kemik kırıkları, eklem çıkıkları ve yumuşak doku yaralanmaları sebebiyle meydana gelir. İstanbul Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı tarafından incelenen rahatsızlıkların diğer sebepleri ise aşağıdaki gibidir:
Yukarıdaki unsurların yanı sıra uzun süreli bilgisayar kullanımına bağlı olarak boyun, sırt ve omuz bölgesinde ağrılar meydana gelebilir. Böyle bir durum da ortopedik hastalıkların başlangıcını oluşturur. Komplikasyonları önlemek içinse hastalıkların erken teşhisine ve doğru tedavisine ihtiyaç duyulur.
Vücudun kas-iskelet sistemini etkileyen ortopedi hastalıkları bazı önemli belirtilerle kendini gösterir. Söz konusu semptomlar ise eklem, kemik, kas ve bağ dokusundaki sorunlara bağlı olarak değişir. Doğru tanı ve tedavi için erken müdahalenin önemli olduğu bu süreçte aşağıdaki belirtileri dikkate almak gerekir:
Ortopedi hastalıklarının belirtileri; rahatsızlığın türüne ve şiddetine göre farklılık gösterir. Yukarıdaki semptomlara sahip olan kişiler, vakit kaybetmeden ortopedi uzmanına başvurmalıdır.
Çocuk ortopedisi ve travmatolojisi, küçük bireylerin kas-iskelet sistemi hastalıklarıyla travmalarına odaklanan bir alandır. Bu kapsamda söz konusu branş, doğumsal iskelet bozuklukları, kemik kırıkları, eklem yaralanmaları gibi sorunlarla ilgilenir. Tedavi programları ise çocukların kemik yapılarının ve vücut gelişimlerinin yetişkinlerden farklı olduğu göz önünde bulundurularak oluşturulur.
Çocuk ortopedisi ve travmatolojisi, tedavileri küçük bireylerin büyüme süreçlerine zarar vermeden gerçekleştirmeyi hedefler. Aynı zamanda çocuklarda meydana gelebilecek travmaların iyileşme sürecinde önemli bir rol oynar. Erken tanı ve tedaviyle çocukların gelişimlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri sağlanır.
Ortopedi ve travmatoloji doktoru; kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının, yaralanmaların ve kırıkların teşhisinde uzmanlaşmış tıp profesyonelidir. Bu noktada uzmanlar; hastaların ağrısını gidermek, fonksiyonel kayıpları en aza indirmek ve iyileşme süreçlerini hızlandırmak için hem cerrahi hem de konservatif yöntemlerden yararlanır.
Ortopedi uzmanı, empati ve iletişim becerileri sayesinde hastalarıyla güvenli ilişkiler kurar. Aynı zamanda güçlü bir klinik bilgiye de sahiptir. Bunun yanı sıra cerrahi yetenekler, karar verme becerisi ve tıbbi gelişmeleri yakından takip etme gibi özellikleri de bu alanda başarılı olmalarına katkıda bulunur.
Bursa Özel Aritmi İnegöl Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji bölümü, bu kategorideki hastalıkların teşhisi, tedavisi ve rehabilitasyonuyla ilgilenir. Yeni nesil tıbbi ekipmanlar ve teknolojik imkanlarla hizmet veren kurumun bünyesinde deneyimli ortopedi uzmanları görev alır. Multidisipliner bir yaklaşımla hareket eden doktorlar, hastaların ihtiyaçlarına uygun kişiselleştirilmiş tedavi planları sunar.
Özel Aritmi İnegöl Hastanesi; artroskopik cerrahi, protez ameliyatları, kemik kırıklarının tespiti gibi farklı tedavi seçeneklerine sahiptir. Bununla birlikte fizik tedavi ve rehabilitasyon hizmetleriyle de hastanın fonksiyonel iyileşmesi desteklenir.
Bursa Özel Aritmi Osmangazi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji bölümü; kemik kırıkları, eklem hastalıkları, spor yaralanmaları gibi pek çok alanda rahatsızlıkların başarılı bir şekilde tedavi edilmesini mümkün kılar. Bu noktada hekimler, hastaların daha hızlı iyileşmesi için farklı görüntüleme teknolojileri ve minimal invaziv cerrahi yöntemlerinden yararlanır. Bununla birlikte PRP ve eklem içi enjeksiyonları, ortez-protez uygulamaları gibi konservatif yöntemler de kullanılır.
Web sitemizde kullanıcı deneyimini geliştirmek için, çerezler kullanılmaktadır. Detaylı bilgi için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.