İslam aleminin kutsal kabul ettiği Ramazan ayı, 30 günlük bir oruç sürecini kapsar. Dini etkisi bulunan oruç tutmanın sağlık için de faydalı bir eylem olduğu bilinir. Oruç tutmak, özellikle düzenli bir beslenme sürecine girildiğinde sağlıklı bir şekilde kilo kaybını destekler. Ayrıca oruç tutmanın sindirim sisteminin rahatlamasına ve dinlenmesine olumlu etkisi de bulunur. Oruç; kan şekerini düşürür, vücuttaki yağ oranının azalmasını destekler. Aynı zamanda kişinin sabır başta olmak üzere zihinsel fonksiyonlarını da iyileştirme özelliğine sahiptir. İşte Razaman’da oruç tutmak ve oruç tutmanın sunduğu katkılar!
Oruç, bir tür dini ibadettir. Bu dini ibadet gereği Ramazan ayı boyunca imsak vaktinden iftara kadar herhangi bir şey yenilmez ve içilmez. Oruç tutmanın birtakım şartları vardır. Şartları karşılayan kişiler tarafından ibadetin yerine getirilmesi gerekir.
Oruç tutmanın amacı nedir, özellikle Ramazan ayı boyunca ön plana çıkan bir sorudur. Müslümanlıkta oruç tutmak, İslam’ın beş temel esası arasında yer alır. Kişinin nefsine hakim olması, sabır duygusunu geliştirmesi ve Allah’ın rızasını kazanması; oruç tutmanın dini amaçlarıdır. Bununla birlikte kişinin vücudunu dinlendirme, sağlıklı kilo kaybını destekleme ve bağışıklığını kuvvetlendirme gibi amaçlarla da oruç tuttuğu bilinir.
Oruç tutmakla ilgili birtakım hususlar mevcuttur. Bu hususlar, sağlıklı ve doğru oruç tutmayı desteklemesi bakımından önemlidir. Oruç tutma saatleri, ön plana çıkan unsurlardan ilkidir. Tan yerinin ağarması ile başlayan oruç, güneşin batmasına kadar sürer. Orucun başladığı zaman dilimi “imsak”, orucun açılması ise “iftar” şeklinde adlandırılır.
Orucun doğru bir şekilde tutulabilmesi için imsak vaktinden iftar vaktine kadar olan süreç içerisinde kişi; yemek yememeli, sigara başta olmak üzere keyif verici maddelerden uzak durmalı, su dahil hiçbir şey içeceği tüketmemeli, cinsel ilişkiden uzak durmalıdır.
Oruç tutmak, fiziksel ve ruhsal anlamda birçok fayda sunar. Oruç tutmanın faydaları arasında sağlıklı kilo kaybının desteklenmesi önemli bir yer edinir. Fazla kilolarından kurtulmak isteyen kişiler, oruç tutarak ve sağlıklı bir şekilde beslenerek kilo verme sürecine girebilir. Ayrıca oruç tutmak; iltihabın azalması ve tip2 diyabet ile kanser başta olmak üzere kronik hastalık riskinin azalmasını destekler.
Metabolizmanın hızlanmasını destekleyen oruç, vücuttaki yağın azaltılmasına da katkıda bulunur. Kalp, akciğer, beyin ve böbrek gibi hayati önem taşıyan alanlar üzerinde olumlu etkiye sahiptir. Büyüme hormonu seviyesini arttırma konusunda da etkileyici olan oruç tutmanın birçok faydası, detaylı bir şekilde şu şekilde sıralanabilir:
Kan Şekerini Düşürür
Oruç tutarken vücut, uzun süre aç kalır. Bu ise insülin direncinin azaltılmasına ve kan şekerinin düşürülmesine destek olur. Ayrıca insülin direncinin azalması, glukozun kan dolaşımından hücrelere oldukça verimli bir şekilde taşınmasını sağladığı için oruç tutmak, kan şekerinin düşmesine katkıda bulunur.
Zihinsel Fonksiyonların Fonksiyonlarını Arttırır
Oruç tutmanın faydaları nelerdir sorusunun önemli cevapları arasında, zihinsel fonksiyonların arttırılması yer alır. Kişi oruç tuttuğunda sinir hücrelerinin üretiminde artış meydana gelir. Bu ise beyin sağlığı ve bilişsel işlevlerin gelişiminin desteklenmesi anlamına gelir. Oruç tutmanın vücuttaki inflamasyonu azaltması olasıdır. Kronik inflamasyonun hafıza sorunları ve beyin sisi gibi sorunlara neden olabildiğini söylemek mümkündür. Dolayısıyla oruç sayesinde inflamasyonun azalması, zihinsel netlik sağlayarak kişinin çok daha fazla odaklanmasını olanaklı hale getirir.
Bağışıklığın Kuvvetlenmesini Destekler
Vücudun uzun süre aç kalması, bağışıklık sistemi tarafından eski ve hasarlı kan hücrelerinin parçalanmasını sağlar. Bu durum, yeni hücrelerin üretilmesi bakımından önemlidir. Ayrıca oruç esnasında serbest radikallerin üretiminde azalma meydana geldiği görülür. Bununla birlikte antioksidan savunma mekanizmaları kuvvetlenir.
Mide ve Bağırsakların Dinlenmesini Sağlar
Oruç tutmanın vücuda yararları arasında mide ve bağırsakların dinlenmesi bulunur. Oruç esnasında mide, yiyecekleri sindirmek durumunda değildir. Bu durum, daha az mide asidi üretilmesini sağlar. Midenin asidik ortamdan korunması ise gastrit başta olmak üzere mide problemleri riskinin azaltılması anlamına gelir.
Oruç tutmak; aynı zamanda mide, karaciğer ve pankreas gibi organların dinlenmesine destek olur. Kişinin yiyecek ve içecek tüketiminden uzak durduğu oruç sürecinde sindirim enzimlerinin üretiminde gözle görülür bir azalma meydana gelir.
Vücudun uzun süre aç kalması, bağırsak kaslarının rahatlamasına da destek olur. Sağlıklı ve kaliteli yaşantıyı olumsuz etkileyen ishal, kabız başta olmak üzere sindirim problemleri azaltılabilir. Son olarak karaciğer ve safra kesesi bu dönemde dinlenir. Bilindiği üzere karaciğer, yağları sindirebilmek adına safra üretiminde bulunur. Sürekli yemek yemenin safra keselerinin çok yoğun bir şekilde çalışmasına etki ettiği bilinir. Dolayısıyla oruç boyunca safra kesesi daha az çalışır.
Sağlıklı Kilo Vermeyi Destekler
Fazla kilo, çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir. Dolayısıyla olması gerekenden fazla kilodan kurtulmak önemlidir. Fakat sağlıklı şekilde kilo verilmediğinde bu durum da birçok soruna sebebiyet verebilir. Oruç tutmak, sağlıklı kilo kaybını destekler. İftar ve sahur zamanlarında sağlıklı bir şekilde ve dengeli beslenmek gerekir. Özellikle iftarda vücudu yoran ağır yemeklerden uzak durulmalıdır. Bunun yanı sıra yağlı yemeklerin daha az tüketilmesi de önemlidir. Oruç tutarken sağlıklı bir beslenme düzeni, fazla yağın vücuttan atılmasına ve kişinin kilo vermesine destek olur.
Cildi Canlandırarak Güç Kazandırır
Oruç sürecinde vücut, eski ve hasarlı hücreleri temizleyerek cilt hücrelerinin yenilenmesine hız kazandırır. Bu durum, cildin çok daha parlak ve canlı bir görünüme ulaşması anlamına gelir. Ayrıca oruç tutarken vücudun sindirim sistemine harcadığı enerjiyi toksinleri temizlemeye yönlendirdiğini belirtmek mümkündür. Süreç içerisinde böbrek ve karaciğerler çok daha iyi çalışabilir. Bu ise ciltteki toksinlerin giderilmesi anlamına gelir.
Kalp Sağlığını Destekler
Vücudun uzun süre aç kalması, kalp sağlığını destekleyen şu tür hususları ortaya çıkarır:
Belirtilen hususların bir araya gelmesi, kalp sağlığını olumsuz etkileyen durumların azalması adına önemlidir.
Büyüme Hormonu Salgısının Artmasını Sağlar
Oruç tutmanın büyüme hormonu (HGH) düzeyini arttığı düşünülür. Büyüme hormonu; metabolizma, kilo kaybı ve kas gücünde önemli bir etkendir.
Oruç tutmak birçok kişi için son derece faydalı olsa da özellikle risk grubundaki kişiler için çeşitli yan etkilere neden olabilir. Uzun süreli açlık durumunda kan şekeri azalır. Ayrıca susuzluk, böbrek fonksiyonlarında birtakım değişikliklere neden olabilir. Dolayısıyla hem böbrek fonksiyonlarında hem de sindirim sisteminde çeşitli sorunlar meydana gelebilir. Özellikle risk gruplarında yer alan kişilerin dikkatli hareket etmesi oldukça önemlidir.
Oruç tutmanın olası zararlarından bazılarını genel olarak şu şekilde sıralamak olanaklıdır:
Bunlara ek olarak uzun süreli açlık durumu, yorgunluk ve zihinsel performans düşüşü gibi sorunların ortaya çıkmasına sebebiyet verebilir. Düşük kan şekeri seviyeleri nedeniyle kişi, kendisini halsiz hissedebilir. Bu nedenle yoğun bir iş hayatına sahip kişilerin oruç tutarken dikkat etmesi gerekir.
Oruç tutarken bazı hususlara dikkat edilmesi, sürecin çok daha sorunsuz bir şekilde tamamlanması adına önemlidir. Bu hususta dikkat edilmesi gerekenler şu şekildedir:
Bağışıklık sistemi zayıf, vücut direnci düşük kişiler ile diyabet hastaları, yakın zamanda operasyon geçirmiş kişilerin oruç tutması tavsiye edilmez. Bunun yanı sıra gebe kişiler ve yeni doğum yapmış, emzirme döneminde olan kadınlarda da oruç tutmak sağlıklı sonuçlara neden olmayabilir.
Oruç tutması sakıncalı olan bazı gruplar şu şekildedir:
Bazı psikolojik sorunlarla mücadele içerisinde olan kişilerin oruç tutması, sağlık sorununu çok daha olumsuz bir şekilde etkileyebilir. Ciddi depresyon ya da yeme bozuklukları olan kişilerin oruç tutmakta zorluk yaşayabileceklerini belirtmek mümkündür. Son olarak fiziksel olarak ağır işlerde çalışan bireylerin gün içerisinde enerjiye ihtiyacı bulunur. Oruç tutmanın ise enerji düşüklüğüne neden olabildiği bilindiği için çalışma şartları, oruç tutmada önemli bir faktör olarak değerlendirilebilir.
Oruç tutmak iltihaplanmayı azaltabilir, hücre yenilenmesi mekanizmasını destekleyebilir, bağışıklık hücrelerinin yenilenmesine destek olabilir. Bu nedenle oruç tutmanın doğru beslenme ile desteklenmesi halinde bağışıklık sistemi kuvvetlenebilir.
Oruç tutmanın bağışıklık sistemindeki etkisini farklı başlıklar üzerinde değerlendirmek mümkündür. İlk olarak oruç tutmanın hücre yenilenmesi mekanizmasına destek olduğu ele alınabilir. Oruç sırasında vücut, enerjiyi son derece verimli bir şekilde kullanır. Eski veya hasar gören hücreler bu süreçte yenilenmeye başlar.
Uzun süreli açlık, aynı zamanda bağışıklık sistemi hücrelerinin yenilenmesine de destek olur. Böylelikle süreç içerisinde genç ve sağlıklı hücreler üretilebilir. Ayrıca iltihaplanmanın bağışıklık sistemi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olduğu bilinir. İltihaplanma ise çeşitli sağlık sorunlarına sebep olur. Bu konuda yapılan araştırmalar, oruç tutmanın iltihaplanma belirtilerini azalttığını ortaya koymuştur.
Son olarak oruç tutarken bağırsak florasının dengelendiği bilinir. Bu süreçte bakteri gelişimi yavaşlayabilir. Bu ise zararlı bakterilerin çoğalmasını önleyebilen bir durumdur. Belirtilen her husus bağışıklık sisteminin güçlenmesini destekleyici özelliktedir. Dolayısıyla oruç tutma sürecinde doğru bir şekilde hareket edilmesi, bağışıklık sisteminin güçlenmesine olumlu etkide bulunabilir.
Oruç tutmak, yağ yakımını hızlandırdığı bilinir. Ayrıca vücut, bu süreçte böbrekler ve karaciğer vasıtasıyla toksinleri temizleyebilir. Sindirim sistemi dinlenerek vücut, hücre yenilenmesine odaklanma fırsatı yakalar. Ayrıca hücre temizliği ve yenilenmesi desteklendiğinden bağışık sistemi güçlenebilir ve hücresel düzeyde detoks ortaya çıkabilir.
Oruç tutmanın pankreas, karaciğer, sindirim sistemi, beyin ve kalbe fayda sağladığını söylemek mümkündür. Oruç sırasında glikojen depolarının tükenmeye başlaması, yağ yakımının ortaya çıkmasını sağlar. Bu ise karaciğer yağlanmasının azaltılmasına destek olan bir durumdur. Beyinde sinir hücrelerinin onarımı desteklenir. Zihinsel anlamda netlik elde edilebilir. Oruç sırasında böbrekler çok daha etkili bir şekilde çalışabilir. Böbrekler, idrar yolu ile vücuttaki toksinleri atmakta olup orucun bu sürecin hızlanmasına destek olduğu bilinir. Pankreasın insülin salgısı düzenlenebilir. Böylelikle kan şekeri kontrol altında tutulabilir. İnsülin direncinin azalması, diyabet riskinin minimize edilmesini destekler. Hücre yenilenmesi hızlanabilir. Akne başta olmak üzere çeşitli cilt rahatsızlıkları azalabilir. Ayrıca vücut, serbest radikallerle savaşarak yaşlanmanın olası etkilerinin azalmasını sağlayabilir.
Oruç tutmak stresi azaltıcı bir etkiye sahiptir. Stresli olan bir kişide kortizol hormonu salgılanır. Oruç, kortizol hormonunun dengede kalmasını destekler. Ayrıca oruç sırasında vücuttaki dopamin ve serotonin hormonlarının salgısı artar. Her iki hormon da ruh halini iyileştirme konusunda etkilidir. Bilinçli farkındalık artabilir. Kişi, zihnini rahatlatarak stresten uzaklaşabilir. Son olarak orucun uyku kalitesini arttırdığını söylemek de olanaklıdır. Oruç tutan bir kişinin sindirim sistemi hafifler. Bu ise uykuya çok daha rahat bir şekilde dalmak ve daha kaliteli bir uyku süreci içerisinde olmak anlamına gelebilir. Hücreler kendilerini oruç sırasında yenilediği için nöronlar çok daha sağlıklı bir yapıya ulaşır. Ayrıca beyin fonksiyonlarının güçlenmesi, kişinin stres ile etkili bir şekilde başa çıkmasını destekleyen bir durumdur.
Oruç tutmak tek başına zayıflatmaz. Uzun süre vücudun aç kalması fazla kilolardan kurtulmak anlamına gelebilse de eğer iftar ve sahur öğünlerinde sağlıklı bir beslenme düzeni benimsenmezse oruç tutarken kilo almak bile mümkün hale gelir. İftar ve sahurda dengeli ve sağlıklı beslenmeyle desteklenen oruç; kalori alımını azaltabilir, metabolizmayı hızlandırabilir, yağ yakımını arttırabilir. Ayrıca hücrelerin bu süreçte kendini temizlemesi, kas ve yağ dengesinin sağlanması anlamına gelir. Oruç sürecinde kişi, iftar ve sahurda bol su içmeli ve sağlıklı beslenme düzeninde hareket etmelidir. Bunun yanı sıra protein ve lif bakımından zengin gıdalara yönelmelidir.
Web sitemizde kullanıcı deneyimini geliştirmek için, çerezler kullanılmaktadır. Detaylı bilgi için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.